Türkiye’nin Tek Sivil Kadın Akrobasi Pilotu Semin Öztürk DÜNYAYI TERS DÜZ EDİYOR

Henüz 9 yaşındayken uçmayı hayal eden ve ilk akrobasi uçuşunu 12 yaşındayken, babası Milli Akrobasi Pilotu Ali İsmet Öztürk ile birlikte gerçekleştiren Türkiye’nin Tek Sivil Kadın Akrobasi Pilotu Semin Öztürk, gökyüzü aşıklarını Sivrihisar’a davet ediyor.

• Röportaj: Esra ÖZKAN 
  
  

Yaşıtları oyuncak bebekleriyle oynarken, o uçmayı hayal ediyordu. Son zamanlarda “Saçımız da Uzun Aklımız da” sloganıyla Elidor reklamlarıyla herkesin yakından tanıdığı bir yüz olan Şener, Sivrihisar Uluslararası Sportif Havacılık Merkezi’nde (S.U.S.H.M.) kendi çabalarıyla havacılığa gönül verenlerle buluşuyor. Yıllarca ‘Mor Menekşe’ adlı uçağıyla gösterilerde nefesleri kesen Türkiye’nin ilk profesyonel akrobasi pilotu Ali İsmet Öztürk’ün kızı, tek sivil kadın akrobasi pilotumuz Semin Öztürk Şener sorularımızı yanıtladı. İş’te Öztürk’ün hayatı:

Bize kendinizden biraz bahseder misiniz? Kaç yaşındasınız? Doğduğunuz, yaşadığınız,  büyüdüğünüz yerden, okul hayatınızdan, ailenizden…

1991 İstanbul doğumluyum. Liseyi Saint-Michel Fransız Lisesi’nde; üniversiteyi ise İstanbul Üniversitesi’nde okudum. 21 yaşındayken Hususi Pilot Lisansımı (PPL) aldım. Sonrasında ise Amerika’da bulunan Tutima Academy of Aviation Safety’de sadece akrobasi ucusu üzerine eğitim gördüm. 2016 yılında Özel Helikopter Pilot Yetiştirme Kursu’nu PPL (H) tamamladım. Kursu bitirdikten sonra ülkemizdeki İlk Sivil Kadın Helikopter Pilotu olduğumu öğrendim. Sonrasında ise İngiltere’de MD-500 helikopteri ile tip eğitimi aldım.

Küçükken en büyük hayaliniz neydi?

Ben 9 yaşındayken babam akrobasi uçuşlarına başladı. Akrobasi uçaklarında paraşüt takmak zorunlu fakat ben çok küçük olduğum için paraşüt bana uymuyordu. O nedenle 3 sene bekledim. En büyük hayalim büyüyüp, paraşütü sırtıma takıp akrobasi uçuşu yapmaktı. 12 yaşımı doldurduktan sonra babamla birlikte ilk akrobasi uçuşumu gerçekleştirdim. O uçuşta yaşadığım heyecanı, mutluluğu hiç unutamam.

Sizi yetiştiren öğretmeniniz; Babanız Türkiye’nin ilk profesyonel sivil akrobasi pilotu. Mesleğinizde babanızın rolünü, onunla ortak hikayenizi anlatır mısınız?

8 yaşındayken babamla birlikte 1942 model Boeing Stearman ile uçardık. Çift kanatlı, üstü açık, benim için masallardan fırlamış dev gibi bir uçaktı. Pedallara basmak için boyum yetmiyordu. Ancak lövyeyi babamla birlikte tutardık. İlk defa o zaman bir hava aracını uçurmanın keyfine varmıştım. Babam bana inmek için tarla seçtirirdi ve seçtiğim tarlaya inerdik. Tarla sahibi gelmeden tekrar havalanırdık. Onun heyecanı bambaşkaydı; hiç unutamayacağım anılarımdandır.

Yükseklik korkunuz olduğunu duyduk. Buna rağmen nasıl uçmayı ve hatta nasıl akrobasi yapmayı başarıyorsunuz?

Aslında korkumu aştığımı söyleyemem (Gülümseyerek). Yüksek bir binaya çıkıp aşağı baktığımda içim çekiliyor ve bir an önce inmek istiyorum. Ancak uçarken bu durum değişiyor; irtifa dostumuz oluyor.

Babanız 7-8 yıl önce, “Benim kızım Türkiye’nin ilk ve tek kadın akrobasi pilotu” dediğinde çok heyecanlanmıştım. Ropörtaj için daha zamanı var, henüz küçük  demişti. Kaç yıldır uçuyorsunuz? Bu süreçte neler yaptınız, uçuş kariyerinizde yurtdışındaki ve Türkiye’deki önemli dönüm noktalarınız neler?

Lisanslı olarak 7 yıldır uçuyorum. İlk gösteri uçuşumu Sivrihisar Uluslararası Sportif Havacılık Merkezi’nde düzenlenen SHG Airshow 2015’te gerçekleştirdim. Uçus kariyerimin baslangici diyebiliriz. Bir diğer dönüm noktası ise ilk kez yurtdışında yaptığım gösteri uçuşum oldu. Yurtdışında Türk Bayrağımızı dalgalandırmak benim hayalimdi. Romanya’da gerçeklesen Aeromania 2018; benimle beraber Dünya şampiyonu Jurgis Kairys, Romanya Akrobasi Timi olan Hawks of Romania, Aerobatic Yakers gibi pek çok katılımcıya ev sahipliği yaptı. Romanya Büyükelçisi Sayın Osman Koray Ertaş, Airshowa bizzat kendisi teşrif etti ve cok sayıda Turk vatandasimiz airshowa gelerek beni desteklediler. Ayrıca yerel halk tarafindan da büyük bir kalabalık ve sevgiyle karşılandım. Türk Bayrağımızı Romanya göklerinde dalgalandırmak benim için çok büyük bir onur ve gurur oldu.

Hayatınızda engellerle karşılaştığınız oldu mu, biraz bahseder misiniz?

Ülkemizde sadece ‘kadın’ olmak bile başlı başına zor diye düşünüyorum. Ben de sıradışı bir meslek yaptığım için bir takım zorluklar yaşıyorum. Ancak daha çok çalışıp zorlukları aşarak ve en önemlisi kendime inanarak yolumda ilerlemeye devam ediyorum.

Çevrenizden ve özellikle arkadaşlarınızdan nasıl tepkiler aldınız?

İlk basta hepsi cok sasiriyor ve inanamiyordu. Zamanla benim havacılıkla iç içe olan bu yasam tarzımı onlar da benimsedi. Benimle aynı heyecanı paylaşmak ve dünyayı ters düz etmek için sıraya giriyolar.

Uçak tekniğinden, bakımından da anlıyor musunuz? Kullandığınız  imzalı uçağın marka ve modeli nedir?

Uçağımın tipi Pitts S2B.; çift kanatlı, 360 beygir gücünde. Akrobasi için üstün kullanım özellikleri var. 350 km hıza kadar çıkabilen, performansı oldukça güçlü bir uçak. Bakımları teknik ekibimiz tarafindan büyük bir titizlikle yapılıyor. Ben de yakından takip ediyorum.

Sivrihisar ilçesindeki havacılık tesisinin kurucularından olan babanızla tesis için çok emek harcıyorsunuz. Yaşadığınız sıkıntılar oluyor mu? Ülkemizde Havacılık sektörüyle ilgili neler dersiniz?

Ülkemizde havacılık halen gelişmekte olan bir sektör. Sivrihisar Uluslararası Sportif Havacılık Merkezi düzenlediği etkinliklerle 7’den 70’e herkesin ilgisini çekiyor ve özellikle genç yaştaki havacılık meraklıları için bir zemin oluşturuyor. Paraşüt Festivali, Hava Yarışları, Model Festivali ve buna benzer pek çok etkinlik yapılıyor. Özellikle S.U.S.H.M.’nin en büyük etkinliği olan ve geçtiğimiz sene 35 binden fazla ziyaretçiye ev sahipliği yapan Sivrihisar Hava Gösterileri’ne katılan gençler, havacılıkla hiç olmadıkları kadar içice olup bu muhteşem havayı soluma imkanı buluyorlar.

Ülkemizde ilk ve teksiniz. Milli gururumuzsunuz. Dünyada sizin gibi kadın akrobasi pilotlari var mı?

Öncelikle çok teşekkür ederim. Dünyada benim gibi profesyonel olarak bu mesleği yapan kadin pilotlar var. Nerede diye sorarsanız havayollarına nazaran küçük uçakların çoğunlukta oldugu, sivil havacılığın gelişmiş olduğu yerlerde…

Gençlere, pilot olmak isteyenlere neler söylersiniz?

İçlerinde varsa o asuman aşkı her zaman yüreklerinin sesini dinlemelerini tavsiye ederim. Hayallerine ulaşmak için çok çalışmaları gerektiğini hatırlatırım. Bu yolda yürürken karşılarına çıkacak sayısız zorluğa rağmen asla vazgeçmemelerini; aşkla, azimle devam etmelerini dilerim.

Temmuz ayında düzenlediğiniz yarışma organizasyonunu kısaca anlatır mısınız?

Sivrihisar Hava Yarışları 2019 ve FLY INN, Sivrihisar Uluslararası Sportif Havacılık Merkezi, Necati Artan Tesislerinde, 06 ve 07 Temmuz tarihlerinde 4. kez gerçekleşti. Üç ayrı kategoride, yetenekli 20 yarışmacı pilotun katıldığı“SHY 2019 – Sivrihisar Hava Yarışları” seyircilere unutulmaz anlar yaşatti. Havacılık tutkunlarının buluştugu bu organizasyon, zamana karşı yarışan pilotların mücadelesi ile izleyenlere heyecan ve eğlenceyi bir arada sundu. Ayrıca, FLY INN etkinliği çerçevesinde bu sene M.S.Ö. Havacılık Müzesinin “EFSANE” uçakları, Douglas DC-3, P-51 Mustang “Ferocious Frankie”, AT-6 Texan, Boeing Stearman E-75 statik konumda bütün havacıların ziyaretine açıkti. Ve ben de gösteri uçusumla bu etkinlikte yer aldım.

Sorularım bu kadar, sizin eklemek istedikleriniz var mı?

Sivrihisar Hava Gosterileri’nden bahsedebiliriz. Sivrihisar Havacilik Merkezi’nde her yil duzenlenen Sivrihisar Hava Gösterileri, ülkemizde sportif ve genel havacılığın gelişmesine katkı sağlamak, MSÖ Hava ve Uzay Müzesi’ne ait tarihi değeri olan uçakları havacılık tutkunlarıyla buluşturmak ve havacılık kültürünü arttırmak için on binlerce kişiyi bir araya getiriyor.

Dünyaca ünlü gösteri pilotları, birbirinden heyecanlı uçuş gösterileri yapıyorlar. Ben de onların aralarında olmaktan büyük bir gurur ve mutluluk duyuyorum. Bizi sosyal medya hesaplarımızdan da takip edebilirsiniz.